Thursday, December 29, 2011

GELİŞEN ŞİŞME BEBEK TEKNOLOJİSİNİN KURTARDIĞI HAYATLAR


Bir arkadaşım 7 ay kadar önce doğum yaptı. Doğum sonrası bütün travmaları fazlasıyla yaşadı. Şimdide bebek geceleri uyumadığı için işe uykusuz gelmek zorunda kalıyor.
Kadıncağız helak olmuş durumda.
Kocası  bir gün olsun 'yazık şu kadına, bir gecede bebeğe ben bakayım' dememiş.
Destek olmadığı gibi üstüne bir de köstek olmaya başlamış.
Sebebi de beyimizin sekteye uğrayan cinsel hayatı! 
Arkadaşla biraz dertleştik,
Kocasının isteklerinden, anlayışsızlığından bıktığı için şişme bebek almaya karar verdiğini söyledi. ''Girly dayanamıyorum artık, hem böylesi ikimiz içinde daha güvenli'' gibisinden bir şey söyledi. Ben daha olayı algılamaya çalışırken O, internette bunların satıldığı siteyi açtı. Şok üstüne şok!
Kadının, mandırada dekan olan kocasına mı yanayım, yoksa gelişen şişme bebek teknolojisine mi şaşırayım bilemedim.
Bir süre boş boş ekrandaki resimlere baktım, arkadaşta benim şaşkın suratıma.
Buyrun siz de bakın!







Monday, December 26, 2011

GENCİM, GÜZELİM SENİ ÜZERİM!


Güzellik nedir?
Ölçüleri, oranları kim belirler?
Neye göre tercih ediliriz?
ve son soru
Güzellik objektif olarak değerlendirilebilecek bir kavram mıdır?


Evrimsel biyolog ve psikologlara göre evet!
Güzellik genel geçer kuralları olan, matematiksel olarak hesaplanan objektif bir kavramdır.
Vücudunuz, sağlıklı ve doğurganım sinyallerini gönderdiği müddetçe çekici ve güzelsiniz.
Işıltılı gözler, pembe yanaklar, beyaz dişler, sağlam bir duruş sağlıklı olduğunuzun ilk işaretleri
Peki ama doğurganlığımızın sinyallerini nasıl gönderiyoruz.
Bu bilimadamı arkadaşlara göre iki yolla:
birincisi göğüslerimiz aracılığıyla,
İri göğüsler, er kişinin bilinçaltındaki nostaljik görüntüleri uyarıp, kadının iyi bir anne olacağı fikrini zihnine aktarıyor. 
Tabi bütün bu aktarım tamamen bilinçsiz bir şekilde gerçekleştiğinden, er kişi asla anlayamadığı bir şekilde tercihini iri göğüsten yana kullanıyor. 
kastettiğim şöyle bir şey







Bir de bel/kalça oranıyla
Efenim şimdi elinize mezurayı alıp önce belinizi sonra da kalçanızı ölçüyorsunuz. Çıkan bel ölçüsünü, popişinizin ölçüsüne böldüğünüzde elde ettiğiniz rakam 0,67-0,80 arasındaysa, erkeklere ''senden çocuğum olabilir, ben hazırım gerisi sana kalmış'' mesajını gönderiyorsunuz. Çıkan sonuç ne kadar 0,7'ye yakınsa erkek mesajı o kadar çabuk algılıyor. Halk dilinde ise bu duruma seksi olmak deniyor.
örneğin beliniz 60 , kalçanız 90 'sa 60 /90= yaklaşık 0,67
beliniz 68, kalçanız 96 ise 68/96= 0,7
görüyosunuz 90-60-90'dan daha ideal bir rakam yakaladık :)
Erkeklere çeşitli resimler gösterilerek yapılan bir çalışmada, (eğer obez yada anoreksik değilseniz)  ölçüleriniz arasındaki oranın, tercih edilmede kilodan çok daha fazla etkin olduğu görülmüş.
Aslında denemesi bedava, erkelerin seksi ilan ettiği ünlülerin vücut ölçülerini internetten bulmak mümkün. test edip onaylayabilirsiniz.
Benim aklıma canımcım Adriana Lima'cım geldi.
Ölçüleri  86-58-84 müş
58/84 =0.69
Eski erkek arkadaşlarımdan birinin gözdesi Monica Belluci idi, adam resmen gördüğü anda transa geçerdi. Ben de beğenirim kadını ama ölçülerini bir türlü bulamadım. Bulan olursa, lütfen benim için hesaplasın.
Sevgilerimle...





Saturday, December 17, 2011

ON İKİNİN GİZEMİ... ÇÖL FIRTINASI...ALAADDİN'İN SİHİRLİ LAMBASI

Şimdi herkes gözlerini kapatsın... Durun durun, önce okuyun sonra kapatırsınız!
Mısır da işler durulmuş diyelim
Doğal olarak turistleri yeniden çekebilmek için de fiyatları da baya bir düşürmüşler. Konfor 5 yıldızlı, fiyatlar aksaray ya da basmane düzeyinde.
Gündüzleri de çöl ve nil turları düzenleniyor.
Sizde ilk gün nil turuna çıktığınız için ikinci gün sahrayı görmek istiyorsunuz.
Develer ve atlar hazırlanıyor.
Size dünya güzeli siyah bir kısrak düşüyor. Genç bir arap(bkz resim1), ata binmenize yardımcı oluyor.
resim1:                                                                                               


Grupla beraber Sahra'ya doğru yola çıkıyorsunuz. Sonsuz çöl, atın yavaş adımları ve rüzgarın tek düze sesi bir süre sonra gözlerinizin kapanmasına yol açıyor. Birden  burnunuza hafif bir yasemin kokusu çarpıyor. Gözlerinizi açtığınızda ise ne olduğunu tam anlayamadığınız ama insan olmadığına kesin olarak karar verdiğiniz bir canlının (bkz:şekil2)  resimdeki gibi size baktığını görüyorsunuz.

şekil2

-Günaydın prensesim! diyor
-Günaydın.. ben nerdeyim ya da daha önemlisi sen nesin? diye gevelerken, o şey ben girly'nin ciniyim, bindiğiniz at sihirliydi ve sizi doğruca bana getirdi. Şimdi lütfen12 dilek dileyin diyor.
sizin aklınızdan ''12 kere aynı şeyi dilesem olur mu acaba'' diye geçerken  genç adam hemen zihninizi okuyor veee ''Üzgünüm prenses, sahibim girly'den başkasını gözüm görmez lütfen başka şeyler hayal edin'' diyor.
Ama bir türlü karar veremiyorsunuz. Bunu sezen o muhteşem adam ''en iyisi size fix menü uygulayalım orada hayatınızın her yönüne etki edecek mutluluk dilekleri saklı'' diyerek. Ünlü düşünür, güzeller güzeli girly'nin hazırladığı listeyi önünüze koyuyor.

İŞTE O LİSTE
1) Sevdiklerim, kendim ve hayalleri olan herkes için sağlıklı, uzun bir ömür.
2) Gözleri keyif, sözleri feyz veren, yakışıklı, enerjik bir eş.
3) Sağlıklı, akıllı, şanslı ve güzel çocuklar.
4) Sevdiklerimin ve tüm iyi insanların IQ  ve EQ seviyelerinde, dünyanın geri kalanının da EQ seviyesinde en az 20 puanlık bir artış.
5) Dünya'nın görülmesi gereken her yerini görebilmek.
6) Bütün yabancı dilleri anlayabilmek.
7) Evren hakkında 3 bilinmeze cevap bulmak ve insanlıkla paylaşmak.
8) Fizik kurallarına aykırı hareket edebilmek.
9) Bilgece seçimler yapabilmek.
10) Kitlelere sevgi, umut ve mutluluk dağıtabilecek güç ve yetenekte olmak.
11) Sahip olduğum bütün bu güç ve yetenekleri hakkıyla kullanabilmek.
ve
12) En az 4 müzik aletini konuştururcasına çalmak.

Fix menüyü kabul edip olacakları beklerken birden kendinizi, oteldeki odanızda aynaya bakarken buluyorsunuz. Ve o anda bütün ışığın zaten doğduğunuzdan beri sizinle beraber olduğunu fark edip, şükranla gülümsüyorsunuz.

YENİ YILIN HEPİNİZİN KALBİNİ UMUTLA DOLDURMASI DİLEĞİYLE!

Bu güzel mimi yapmama vesile olan Simgee'ye sevgilerimi gönderiyorum.
Bence herkes bu mimi yapmalı, unuttuğumuz hayalleri hatırlatıp, umutları tazeliyor.
O yüzden ben ve cinim bu mimi okuyan herkesi mimliyoruz!


Thursday, December 15, 2011

RUSSIAN GIRL ,RUSSIAN GIRL SEN BENİM ADAMIMI BALTACI MI SANDIN





Kızlar gözünüzü seveyim kurtulun bu rus kız kabusundan!
Erkekler siz de kuyruk acınızı başka şekilde çıkartın
yahu çapkınlığında bir raconu vardır, öyle ulu orta ifşa edilmez!
Yaptıysan yaptın! Ne hakla sen benim cefakar türk hatunlarımın yüreğini darlandırırsın!
Biraz önce telefonla konuştuğum bir arkadaşım bu cümleleri yazmama vesile oldu.
Bu arkadaşımın erkek arkadaşı, kongreye Kemer'e gidiyor. E haliyle bizim kızı bir telaş sarmış. sakinleştirmek için elimden geleni yaptım. Telefonu kapatırken sesi daha iyi geliyordu ama eminim kendi kendine yine bir sürü senaryo uyduruyordur.
Bakın hatun milleti, Dünya'nın her yerinde hem güzel hem de çirkin vardır. Ruslar sadece sizlere göre çooooook daha serbest yetiştiklerinden, vücutlarını paylaşırken daha cömert davranıyorlar. Edindikleri tecrübeyle de, bir adama nasıl yaklaşmaları gerektiğini sizden daha iyi biliyorlar.
Siz ki Türkan Şoray filmleriyle büyümüşsünüz, iki yüzlü namus kavramıyla yoğrulmuşsunuz, anaların daha bebeyken tepelerine çıkarttıkları oğlancıkları erkek bilip almış sonra da büyütmekle uğraşmışsınız. Eş olmuşsunuz, ana olmuşsunuz, yaslanacak omuz, dar gün sığınağı olmuşsunuz. Toplumun size dayattığı türlü rolü hakkıyla oynamışsınız yada en azından oynamaya çalışmışsınız.
Gurur duyun kendinizle!
Adamınz değil Kemer'e Ukrayna'ya bile gitse ne olacak. Yapacak olan her yerde yapar.
Hatta üzgünüm büyük ihtimalle de nefsine hakim olamayıp yapacak! Ne de olsa damacanaya uçkur çözebilen erkeklerin yaşadığı bir ülkedeyiz... ki karşılarında her yeri ayrı oynayan kadınlar var.
Sana düşen , adam gitmeden önce mümkün mertebe cinsel hastalıklardan dem vurup, hastalık kapmış organ ve insan resimlerini bu adamla paylaşmak olacaktır (google görsellere gonore yazıp ekranı açık unutun). Böylece belki kendinizi, adamınızın getireceği hastalıklara karşı bir nebze olsun koruma altına almış olursunuz.
Yine de her ihtimale karşı döndükten sonra kendinizi korumaya devam edin ve bir bahaneyle kan vermesini sağlayıp, HIV testi yaptırın.
Bakın dikkat ettiyseniz döndükten sonra diyorum!
Sizi, kimseyle göz göze gelmeyin diye duvara dönük oturtan adam, üzerinden taburun yarısı geçmiş yarısı da geçmek için sırada bekleyen bir kadınla hayatını sürdürmeyecektir , sürdüremeyecektir.
Tabiki rus kadınlarının hepsi böyle değil. İçlerinde çok düzgün , hayatı paylaşmaya değer bir sürü kadın da var amma ve lakin o kadınların, bu bipinin götürdüğü yere giden tayfayla pek işi olmaz.
Bu yüzden içiniz rahat gönderin adamlarınızı, gitsin, gezsin , görsün ... Siz de bu arada keyfinize ve kendinize vakit ayırın. Arkadaşlarınızla zaman geçirin, bir yerlere gidin. Unuttuğunuz güzelliğinizi hatırlayın (merak etmeyin hatırlatacaklar) Yani demem o ki tadını çıkarın, takmayın, kendi kendinize senaryolar yazmayın, geçen günleri her iki taraf için de cehenneme çevirmeyin.

Empati yapmanızı kolaylaştırmak için şu videoları koyuyorum. Söyleyin elinize fırsat geçse, karlos, jan fransuva size el etse, göz kırpsa, kaçınız karşı koyabilir????
Ama ne olur en çok bir hadi bilemedin yüz kez hevesinizi aldıktan sonra yine o bildiğiniz, sevdiğiniz adamın kollarını özlersiniz.
Öyle mi yaparsınız acaba?? Aslında pek emin değilim... aklım karışır gibi oldu..şeyy ne diyorduk biz?!



                                                                    CARLOS

                                                                         JEAN-FRANCOIS


                                                                     ENRICO








Saturday, December 10, 2011

GERÇEK NEDİR?



Bu zamanda zor bulunası, maharet sahibi hanım kızımız inanırsakolurbence ve beni şizofren olduğuma inandıran tatlı blog arkadasim  huyumkurusun 'dan bir ödül aldım.
Kendilerine buradan el emeği dudak nuru öpücüklerimi gönderiyorum.
Sağolsunlar bana çok yönlü bloger ödülünü layık görmüşler.
Zor bir ödül, kuralları var;
hakkımdaki 7 gerçeği yazmam gerekiyor
bakalım hayatımda 7 gerçek varmıymış

* Blogspotta yazı yazmamla , görenin gözüne öleyim demem aynı tarihlere denk düşer. Sonra bildim ki görülmezmiş... sahip olduğun her bir hücreyle hissedilirmiş ama görülmezmiş.
* Burada cok değerli insanlar tanıdım, farklı bir yönümü ortaya cıkardım
* Girly benim içimdeki karakterlerden biri. Düsünüyorum da hakikaten cok yönlüymüsüm :)
* Bazen kolaya kaçsam da Türkçe'yi düzgün kullanma takıntım var. Beni tanıştırmak istedikleri bir adam teşekkürü , teşekür yazıyor diye tanışmaktan vazgeçmiştim. yoq, yhaa gibi kelimelere ise tahammülüm yok kullananı boğmaktan başka bir şey düşünemiyorum. Gözüm dönüyor!
* Beni sadece blogtan tanıyan birinin tahmin edemeyeceği bir işim var.
* 80'lerin ilk yarısında doğdum.
*  Neo yerinde ben olsaydım mavi hapı seçerdim.Gerçek herkesin kaldırabileceği bir yük değil.


Aşk eyledi dürr-i eski rîzân
Söz söyledi hemçü dürr-i galtân
Gayret gibi yok per ile bâlim
Bu âteş ile nic'ola hâlim
Şâhin değilim ki edip âheng
Pervâz edeyim hezâr ferseng

Benim ödülüm goes to..
Mon Clementier
Ry
RE-L
Ben melek değilim
Ranar
P.S
Kitty

Sevgilerimle...

Sunday, December 4, 2011

Olmaz demeyin şansınızı deneyin : HİPNOZ



Ne zamandır merakla bu seansı bekliyordum.
Gittiğim terapist aynı zamanda yüksek lisansını da yapmış bir hipnoterapist. ( Gerçi yüksek lisansın coğu zaman bir şey ifade etmediğini çok iyi bilen biri olarak bu ünvandan pek etkilenmedim.)
Bana bu psikoloğu tavsiye eden arkadaşım  farkındalığı oldukça yüksek, mantıklı biri. O bahsetmişti hipnoz seanslarının ne kadar işe yaradığından. Bense birinin benim fikriyatımı telkinle değiştireceğine ihtimal vermiyordum.
Neyse seansa gittim, bir süre konuştuk, aklımdan uzaklaştırmak istediğim hissi anlattım. O da bu hissin kafamda daha da somutlaşması için yardımcı oldu. Sonra beni başka bir alana aldı ve müzik eşliğinde telkinlere başladı. Gözlerimi kapattım, aldığım nefesi daha uzun süre de vermeye başladım. 
Bir süre sonra terapistin verdiği telkinlerle iyice içime döndüm ve direktifleri hissetmeye başladım.

Hipnoz esnasında bilinciniz yerinde kalıyor hatta arada aklınızdan 'ya simdi bu ise yarayacak mı' seklinde düşünceler de geçebilir. Ben bir ara gözlerimi açsam ne olur acaba dedim ama açmayı deneyemedim bile. Öyle bir bilinçaltı teslimiyeti...

Gözlerimi açtığımda kendimi daha huzurlu hissediyordum.
Garip ama gerçek!
Dün ağladığım şey ise bugün bana oldukça sıradan geliyor.
Nasıl oldu ben de tam anlayamadım çünkü bilincim tamamen yerindeydi, soğuğu, sıcağı hissediyordum;  sesleri duyup kafamda yorum yapabiliyordum; gözlerimden akan yaşlara engel olmaya çalışıyordum ama demek ki bilinç denilen şeyin patronu alt katta oturuyor ve sessizce, farkettirmeden bilinci emri altına alıyor.
Bugün farklı uyandım,
ve geçen her gün daha da değiştiğimi hissediyorum.
Önyargılarımı yıkıp o terapiste gitmeme sebep olan bütün olay ve kişiler için Beni Var Eden'e şükranlarımı sunuyorum.
Sevgilerimle
GIRLY


Friday, December 2, 2011

GÖRENİN GÖZÜNE ÖLEYİM


Dağların rüzgarına öleyim
Yarimin boyuna öleyim
Bir yıldır ki görmemişim
Görenin gözüne öleyim

Durmuşum gelemiyorum
Dolmuşum ağlayamıyorum
Bir yıldır ki görmemişim
Görenin gözüne öleyim



Thursday, December 1, 2011

ÇİVİ ÇİVİYİ SÖKER Mİ


Acaba erkeklere yaklaşımımda bir gelişme var mı? Artık bir pamuk şekeri gibi yumuşak ve tatlı mıyım ve her terapiste gidişimde kendi kendime yaptığım ''ölmeden önce bu parayla yapılabilecek 10 şey listesi'' nin sonu mu geldi?
Bu soruların cevabı artık bir telefon kadar yakın, çünkü yeni bir kısmetim çıktı!
Arkadaşın söylediğine göre kültürlü, görgülü bir kamu çalışanı. Feysten resmine baktım eh fena değil,
boylu poslu çocuk
Ama feci tedirginim çünkü şimdiye kadar tanıştırılma yoluyla görüştüğüm kimseden bir hayır görmedim. Bir de kıyaslama yapıp hem kendimin hem de karşımdakinin keyfini kaçırmak istemiyorum.
Bir yanda korkular diğer yanda bir türlü doğmaya fırsat bulamayan canım yavruma, evladıma yeni bir baba adayı...valla nööreceğimi şaşırdım!
Arkadaşa da 'hayırlısı, kısmetse olur, şeyy boyu kaç didiydin' şeklinde bir karşılık verdim.
Yakın zamanda sizi buluşturucam dedi ben de 'bugünlerde olmasın çok yoğunum' diyerekten işin içinden sıyrıldım.
Cidden feci kararsızım  :-/





Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...